DAVRANIŞ ODAKLI GÜVENLİK YÖNETİMİ

DAVRANIŞ ODAKLI GÜVENLİK YÖNETİMİ

İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Yönetimi, temel olarak iş yerindeki kazaları ve meslek hastalıklarını azaltmayı veya tamamen önlemeyi amaçlıyor.

İSG Yönetimi faaliyetleri arasında, çalışanlarla ilgili konular, yöneticiden işçiye kadar doğal olarak en fazla çaba gerektiren alanlar. Ayrıca, çalışanların gösterdikleri davranışlar, bir iş yerindeki İSG faaliyetlerinin temelini oluşturmaktadır. Çünkü davranışlar mevcut ortama özgüdür ve genellikle doğru davranış, tehlikeli bir durumdan önce alınabilecek son önlemdir.

İSG perspektifinden, davranışları riskli ve güvenli olarak sınıflandırabiliriz. Riskli davranışlar, kaza yapma ihtimalini artıran eylemlerimizdir. Örneğin, sarı ışıkta geçmek veya elimizde kahve ile yürümek gibi. Her riskli davranışımızda bir kaza yaşamayabiliriz. Güvenli davranışlar ise, kaza riskini minimize etmek için alınan önlemlerdir veya riskli bir duruma göre davranışımızı değiştirmemizdir. Yeşil ışık yanınca karşıya geçmek, kahveyi kenara koymak veya kahve içtikten sonra yola devam etmek gibi. Bir iş yerinde çalışanların riskli davranışlar sergilemesi, diğer İSG iyileştirmelerinin yanı sıra, davranışsal değişikliklere ihtiyaç olduğunu gösterir. Bu yazımızda Davranış Odaklı Güvenlik Yönetimi nedir, nasıl kurulur ve nasıl sürdürülür bu konuları mercek altına alacağız.

Davranış Odaklı Güvenlik Yönetimi Nedir?

davranış odaklı güvenlik yönetimi nedir

Davranış Odaklı Güvenlik Yönetimi konsepti son 10-15 yıllık süreçte öne çıkmaya başlamıştır. Bu anlayış, kazaların sebepleri içinde ciddi bir oranının , ön safhada çalışanların davranışları kaynaklı olduğunu kabul etmektedir (pilotlar, şoförler, üretim operatörleri, bakım teknisyenleri vb. gibi).

Davranış Odaklı Güvenlik Yönetimi (Behavioural Safety) yani kısa adıyla DOGY anlayışı, riskli davranışların minimize edilmesi ve güvenli davranışların teşvik edilmesi amacıyla, psikolojinin davranışçı yaklaşımının temel prensiplerini kullanmaktadır. Bu yaklaşımda, davranışlar “gözlemlenebilir” olarak tanımlanıyor. Dışarıdan bir gözlemci tarafından görüldüğü gibi detaylı, açık ve net bir biçimde, eylem odaklı terimlerle ifade edilir. Örnek olarak, “Acil çıkış kapısının veya yangın tüpünün önüne, erişimi engelleyecek şekilde malzeme koymamak” verilebilir. Açık ve net tanımlama, riskli durumların herkes tarafından aynı şekilde anlaşılmasını ve güvenli alternatiflerin doğru tanımlanmasını sağlamak için kritik öneme sahip. Bir davranışın neden ortaya çıktığını (tetikleyici) ve davranış sonucunda kişinin ne kazandığını belirlemek de son derece önemli. Davranışları etkileyen bu sonuçların tanımlanması yöneticilerin eylem planlarını bu yönde değiştirebilmeleri için gerekli.

DOGY, aynı zamanda sosyal bilişsel teorinin gözlem ve geribildirim tekniklerini riskli davranışların azaltılmasında etkin bir şekilde kullanılıyor. Bu alandaki ilk çalışmalardan biri, psikolog Judith Komaki’nin 1978 yılında bir gıda şirketinde gerçekleştirdiği ve iş güvenliği eğitimlerinin ardından çalışanların davranışlarındaki değişimleri takip ettiği araştırma. Araştırma sonuçlarına göre, yöneticilerin ve diğer çalışanların gözlemler sonrasında verdikleri geribildirim, güvenli davranışların benimsenmesinde etkili bir pekiştirici rol oynamıştır.

Davranış Odaklı Güvenlik Yönetimi Sistemi’nin Kurulması

davranış odaklı güvenlik yönetimi kurulması

Davranış Odaklı Güvenlik Yönetimi farklı iş ortamlarına özgü ihtiyaçlara bağlı olarak değişiklik gösterse de genellikle aşağıdaki beş ana adımdan oluşur:

  • İş güvenliğine doğrudan etki eden davranışların tespit edilmesi,
  • Bu davranışların güvenli bir biçimde ölçülmesini sağlayacak şekilde açık ve net bir tanımının yapılması,
  • Açık ve net tanımlanmış davranışların mevcut durumunun, geliştirilecek olan gözlem süreci aracılığıyla saptanması ve gerçekçi hedeflerin konulması,
  • Davranışlar hakkında geribildirim verilmesi,
  • Gözlem sürecindeki ilerlemelerin algılanması ve bunların ödüllendirilmesi.

Davranış Odaklı Güvenlik Yönetimi Nasıl Sürdürülür?

davranış odaklı güvenlik yönetimi nasıl sürdür

OSHA yani İş Sağlığı Güvenliği İdaresi, son yıllardaki programlarında çalışanların sağlık ve güvenlik konularına olan ilgilerini artırma, yeni bir güvenlik kültürü oluşturma ve önleyici yaklaşımları benimseme konularına odaklanmakta. Davranış Odaklı Güvenlik Yönetimi bu yeni anlayış ve yaklaşımları içermekte ve şu unsurları kapsamakta:

  • Tetikleyici davranış,
  • Pekiştirici sonuç,
  • Davranışın yerleşmesi,
  • Caydırıcı sonuç,
  • Davranışın azalması.

DOGY ile gerçekleştirilen çalışmalar, bu kritik unsurların sağlanmasının zorunluluğunu vurgulamaktadır. Aşağıdaki maddeler ile Davranış Odaklı Güvenlik Yönetimini uzun vadeli sürdürebilirsiniz.

1. İş Ortamının Değerlendirilmesi

Eğitim ve uygulamalara başlamadan evvel, iş yerinde bir kültür değerlendirmesi yapılması faydalıdır. Bu değerlendirme, uygulamalar sırasında karşılaşabileceğiniz zorlukları belirlemenize yardımcı olur. Ayrıca güven düzeyini, iş koşullarının algılanmasını ve mevcut pratiklerin değerlendirilmesini sağlar. Bu tür bir araştırma sırasında, çeşitli öneriler ve çözüm yolları da keşfedilebilir.

2. Çalışanların Yetki ve Güçlendirilmesi

DOGY’de esas mesele, herkesin sürece aktif katılımının ve çalışanların bu sürece katkıda bulunduklarına dair inancın sağlanması. Sürecin her evresinde, tüm çalışanların dahil olacağı ve sorumluluk alacağı bir sistem oluşturulmalıdır.

3. Yöneticilerin Takdir Edilmesi

DOGY’de, her seviyedeki yöneticinin sisteme olan inancı, sistemin başarıyla yürütülmesi için hayati öneme sahip. DOGY’nin başarılı bir şekilde uygulanabileceğine olan inanç, güven inşa etmenin ilk adımıdır ve bu sürecin oluşturulmasında emeği geçen yönetici kadrosu ödüllendirilmeli. Eğer güven zedelenirse, gerçekleştirilecek tüm faaliyetler, işlevsiz bir aracı yokuş yukarı sürüklemeye benzetilebilir.

4. Rol ve Sorumlulukların İfası

DOGY faaliyetlerinde, rollerin ve sorumlulukların başlangıçta net bir şekilde tanımlanması gerekli. Her birey aynı kurallara uymalı ve her çalışan, kendi sorumluluk alanlarındaki faaliyetlerden hesap verebilir olmalı. Bu sistem, bireysel hedeflere kadar genişletilebilmelidir.

5. Değer Yargılarının Belirlenmesi

İş yerinin kültürünü oluşturan değerlerin farkında olunmalı. Etkili bir güvenlik sürecinin parçası olarak bu değerlerin entegrasyonu şarttır. Çalışanların, güvenlik sürecine dahil olmaları ve kendi değerlerini sürece katmaları teşvik edilmelidir ki, bu sayede sistem daha iyi benimsenebilir.

davranış odaklı güvenlik yönetimi

6. Çalışanların Sürece Katılımı

Herhangi bir DOGY uygulaması, geliştirme veya eğitim gerçekleştirilmeden önce, tüm çalışanların süreç hakkında bilgilendirilmesi ve ne beklendiğinin açıkça ifade edilmesi önemli. Çalışanların sürece olan bağlılığı ve ilgisi sağlanmalı.

7. Günlük Gözlemler ve İyi Uygulamaların Belirlenmesi

Güvenli davranışlar ve çalışma koşulları her gün değerlendirilmeli. Çalışma alanlarının ihtiyaçlarına uygun olarak düzenlenmiş kontrol listeleri ile günlük gözlemler kaydedilmelidir. Her birim ve operasyon için özel olarak hazırlanmış kontrol listeleri ile güvenli davranışlar ve koşullar net bir şekilde belirlenmelidir. Alan gözlemi için oluşturulan kontrol listelerinde, o alana özgü güvenlik koşullarının tamamı tanımlanmalı. Anlaşmaya varılmış ve tüm alanları kapsayacak şekilde hazırlanmış kontrol listeleri ile gözlemler günlük olarak yapılmalıdır. Böylelikle, iş yerinin güvenlik koşulları hakkında gerçekçi bir değerlendirme gerçekleştirilmiş olur.

8. Pozitif Takviye ve Başarıya Odaklanma

Bireylerin olumlu davranışları sergilediklerinde pozitif takviye aldıklarında bu davranışları daha sık tekrarladıkları gözlemlenmiştir. Olumlu pekiştirmenin, istenen davranışın yeniden gerçekleşmesini teşvik ettiği için üzerinde durulması gereken bir konudur. Davranışsal yaklaşımda, iyi uygulamalar hakkında bilgi toplanmalı ve yanlış uygulamalar düzeltilmelidir. Günlük gözlemler sırasında fark edilen güvenli davranışların artışı kutlanmalı, çözümler belirlenmeli ve hayata geçirilmelidir.

9. İş Ortamının Sürekli Değerlendirilmesi

Yöneticiler ve çalışanlardan oluşan bir ekip tarafından iş yerinin düzenli olarak değerlendirilmesi ve kolay gözlemlenebilir alanlara ayrılması gerekmekte. Bu, istenen uygulamaların ve sağlanması gereken koşulların belirlenmesini kolaylaştırır. Bir iş alanı için hazırlanan kontrol listesinin, iş yerinin değişen dinamiklerine uyum sağlayacak şekilde düzenli olarak güncellenmesi önemli.

10. Önleyici Göstergelerin Kullanımı

İSG performansının izlenmesinde kullanılan göstergeler genellikle kaza sayıları ve gün kayıpları gibi sonuç odaklıdır. Ancak, önleyici bir yaklaşım hem güvenli hem de güvensiz durumları ölçebilecek bir sistem gerektirir. Bu bağlamda, ramak kala kazaların raporlanması, İSG için yapılan makine ve ekipman iyileştirmeleri, İSG eğitim saatleri gibi göstergelerin kullanılması daha uygun. Büyük kazaların ucuz atlatıldığı ‘ramak kala’ olaylarının raporlanması ve önleyici çözümlerin araştırılması şiddetle desteklenmelidir. ‘Ramak kala’ olaylarının raporlanmasını engelleyebilecek çalışanlar arasındaki korku ve tereddütlerin giderilmesi gerekmekte.

İsg-212x72

Paylaş Facebook Twitter E-Mail Whatsapp