Anasayfa » Makaleler » DEPREM SONRASI YANGINLA MÜCADELE

DEPREM SONRASI YANGINLA MÜCADELE

  • 14 Haziran 2022
  • 692 kez görüntülendi

DEPREM SONRASI YANGINLA MÜCADELE

İşyerlerinde Acil Durum Planları hazırlanırken, birçok kriter gibi, deprem ve deprem sonrası meydana gelebilecek yangın ihtimali de göz önünde bulundurulmalıdır. Meydana gelebilecek bir deprem sonrasında, hasar gören bina ve eklentilerinin yanı sıra, çıkması muhtemel yangın nedeniyle can ve mal kayıplarının meydana gelmesi oldukça yüksek bir olasılıktır.

Kapalı ve geniş alanlar içerisinde deprem, yangın gibi doğal afet olayları hali hazırda yeterince risk taşırken bu alanda mahsur kalan insanlar için ve veya o anda popülasyon bulunmayan ortamlarda deprem sonrasında meydana gelebilecek zehirlenmeler konusunda gerekli havalandırmanın sağlanamıyor olması riskleri hat safhaya çıkarabilir. Bu nedenle bu tip doğal afetler sırasında ve özellikle deprem sonrası kullanılan cihazların afete ve doğabilecek risklere karşı dayanıklı olması gerekir.

“AMCA” Nedir?

AMCA (Air Movement and Control Association International), Amerika merkezli kar amacı gütmeyen bir havalandırma kontrol kuruluşudur. Sektördeki firmaları detaylı testlerden geçirerek ürünlerin farklı durumlardaki dayanıklılık seviyelerini ölçen ve sertifikalar veren AMCA sektörel anlamda havalandırma firmaları açısından en güvenilir referans noktası durumundadır.

deprem sonrası yangınla mücadele

Deprem Sonrası Yangınlar Neden Önemli?

Özellikle kapalı otopark, sığınak, kazan daireleri, kat koridor, atrium, sprinkler sistem bulunan mahaller, endüstriyel mutfaklar, tüneller ve diğer yangın riski bulunduran büyük hacimli yapılar söz konusu olduğunda deprem anında yapı içerisi insansız olsa ve veya kişilerin dışarı tahliyesi başarıyla gerçekleşmiş olsa da bu tip ortamlardaki asıl risk depremi takiben çıkabilecek yangınlardır.

İlginizi Çekebilir:  İŞYERLERİNDE TRAFİK VE YOL GÜVENLİĞİ

Deprem süresince ve deprem sonrasında, içerideki havalandırma cihazlarının titreşim ve etkilere dayanıklı olmayışı bu alanlarda deprem sonrasında çıkacak yangınlarda içerideki zehirli gaz ve dumanların tahliyesinin başarıyla yapılamamasına neden olur. İstatistikler duman içine giren kişilerin %90’ının 9 metreden fazla yürüyemediklerini göstermiştir. İnsanlar için asıl risk yangın anından ziyade sonrasında solunacak olan zehirli kimyasallardır.

Bilimsel Çalışmalar…

New York Department of Health’in yayımladığı makalede yangın sonrasında kısa süreli yaşanan solumalarda bile karbonmonoksit ve onun yanı sıra insan gözüyle görülemeyecek kadar küçük parçacıkların sonrasında insan sağlığı üzerinde büyük ölçüde etki yaptığı açıklanmıştır.

The University of Columbia’dan Nina N Sun, The University of Arizona’dan Clark Lantz ve Odyssey Research Institute’dan Mark L Witten’ın “Yangın dumanı solumasını takiben akut solunum sıkıntısı sendromunun gelişiminde Madde P ve nötr endopeptidaz” makalesinde yaptıkları deneyde solunan dumanların etkilerini inceleyerek bulgularında bu dumana maruz kalınan sürecin abartılı bir nörojenik inflamasyonu indüklediğini ve bunun artan vasküler geçirgenliğin bir sonucu olarak proteinden zengin ödem sıvısı ve hücrelerinin alveollere kontrolsüz bir akışına yol açabileceğini tespit etmişlerdir.

İlginizi Çekebilir:  ÇALIŞAN SAĞLIĞININ ÖNEMİ

Deprem sırasında yangın riski taşıyan ortamlarda duman tahliyesini sağlayacak havalandırma cihazlarının mühendislik tasarımlarının depreme ve risklere dayanıklı olması sonrasında gerçekleşebilecek zehirli gaz ve duman salınımları açısından kurtarıcı niteliktedir.

Özellikle son dönemlerde ülkemiz için sıkça yapılan ve hatırlatılan deprem uyarıları göz önüne alındığında deprem sonrası yangın riski taşıyan toplanma ve kullanım alanlarındaki gaz ve duman tahliyelerini deprem ve yangın kapımızı çalmadan hatırlama ve önlem almanın bizler ve etrafımızdakiler için hayati önem taşıdığını unutmamalıyız.

deprem sonrası yangınla mücadele

Türkiye konumu tektonik bir aktivite alanı olan fay hatlarının üzerinde bulunmakta bu nedenle de yüksek deprem riski taşımaktadır. Uzmanların sürekli olarak yaptığı uyarılar bir yana deprem ne zaman ve nerede olacağı konusunda kesin tahminlerde bulunulamayan bir doğal afet olduğu için alınması ertelenen önlemlerin hayat kurtarıcı olduğunu hatırlamak ve en kısa zamanda harekete geçmek gerekmektedir.

Depremin ve sonrasında getireceği felaketlerin her an kapımızı çalabileceğinin bilincinde olarak hem deprem sırasında dayanıklılık gösterecek hem de sonrasında çıkabilecek olası yangınlarda hayat kurtarıcı ve alınacak riski yok edici şekilde çalışabilecek havalandırma sistemlerini tercih etmek hem afetleri kazasız atlatmamızı hem de afete kadarki süreyi endişe ve kaygıdan uzak yaşamamızı sağlar.

İlginizi Çekebilir:  İŞYERLERİNDE ACİL DURUM TATBİKATLARI

Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen havalandırma firmalarından Cvsair, AMCA’nın deprem dayanıklılık sertifikasına sahip olarak gerekli kullanım alanlarında sizlere olası her riski gözetmiş şekilde hizmet ve kullanım sunmaktadır. Cvsair’ın sertifikalarına dair daha fazla bilgi sahibi olmak için buraya tıklayabilir iletişim ve daha fazlası içinse [email protected] adresine yazabilirsiniz.

Konuyla ilgili olarak İŞYERLERİNDE ACİL DURUM PLANLARI ve YANGIN SINIFLARI ve YANGINLA MÜCADELE başlıklı diğer makalelerimizi de okumak isteyebilirsiniz.

isghizmetleri.info logo

Etiketler:

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz